Sitenin solunda giydirme reklamı denemesidir
Sitenin sağında bir giydirme reklam

67 yaşındaki kalp hastası robotik cerrahi ile hayata tutundu

Sağlık 14.01.2025 - 12:04, Güncelleme: 14.01.2025 - 12:30 283 kez okundu.
 

67 yaşındaki kalp hastası robotik cerrahi ile hayata tutundu

Türk Kalp Damar Cerrahisi Derneği Minimal İnvaziv Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Serkan Durdu, 67 yaşında genetik kaynaklı bir kalp hastalığı olan Hipertrofik Obstürktif Kardiyomiyopati (HOKM) teşhisi ile robotik cerrahi yöntemiyle başarılı bir şekilde ameliyat edildiğini açıkladı.

Türk Kalp Damar Cerrahisi Derneği Minimal İnvaziv Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Serkan Durdu, 67 yaşında genetik kaynaklı bir kalp hastalığı olan Hipertrofik Obstürktif Kardiyomiyopati (HOKM) teşhisi ile robotik cerrahi yöntemiyle başarılı bir şekilde ameliyat edildiğini açıkladı. İSTANBUL (İGFA) - Türk Kalp Damar Cerrahisi Derneği Minimal İnvaziv Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Serkan Durdu, 67 yaşında genetik kaynaklı bir kalp hastalığı olan Hipertrofik Obstürktif Kardiyomiyopati (HOKM) teşhisi ile robotik cerrahi yöntemiyle başarılı bir şekilde ameliyatın genetik kalp hastalıklarının tedavisinde yeni bir dönemi temsil ettiğini söyledi. Prof. Dr. Serkan Durdu, robotik cerrahinin genetik kalp hastalıklarının tedavisinde sunduğu avantajlara dikkat çekerek, "Robotik cerrahi, geleneksel açık kalp ameliyatlarına göre çok daha hassas ve güvenli bir çözüm sunuyor. Yüksek çözünürlüklü 3D görüntüleme ve hassas robotik kollar sayesinde, kalp kasındaki anormal kalınlaşmayı milimetrik bir hassasiyetle giderebiliyoruz. Bu yöntemle komplikasyon riski minimuma iniyor ve hastalarımız çok daha hızlı iyileşiyor." dedi. Robotik cerrahinin minimal invaziv bir yöntem olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Durdu, bu sayede hastaların ameliyat sonrası ağrılarının azaldığını, hastanede kalış sürelerinin kısaldığını ve günlük yaşantılarına daha hızlı dönebildiklerini belirtti. Genetik kalp hastalıklarının toplumda yüzde 1 oranında görüldüğünü ve birçok vakanın teşhis edilmeden "sessiz" bir şekilde ilerlediğini belirten Prof. Dr. Durdu, "Hipertrofik Obstürktif Kardiyomiyopati gibi genetik kalp hastalıkları, tedavi edilmediğinde hastaların yaşam kalitesini ciddi şekilde bozabilir ve ani ölüm riski oluşturabilir. Robotik cerrahi sayesinde, bu tür hastalıkların tedavisinde çok daha başarılı sonuçlar alabiliyoruz." diye konuştu.  Prof. Dr. Durdu, bu yöntemin hem hastalar hem de cerrahlar için birçok avantaj sunduğunu belirterek, "Bu teknoloji, cerrahların işini kolaylaştırırken, hastalar için de yaşam kalitesini artıran bir umut kaynağı oluyor." dedi.
Türk Kalp Damar Cerrahisi Derneği Minimal İnvaziv Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Serkan Durdu, 67 yaşında genetik kaynaklı bir kalp hastalığı olan Hipertrofik Obstürktif Kardiyomiyopati (HOKM) teşhisi ile robotik cerrahi yöntemiyle başarılı bir şekilde ameliyat edildiğini açıkladı.

Türk Kalp Damar Cerrahisi Derneği Minimal İnvaziv Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Serkan Durdu, 67 yaşında genetik kaynaklı bir kalp hastalığı olan Hipertrofik Obstürktif Kardiyomiyopati (HOKM) teşhisi ile robotik cerrahi yöntemiyle başarılı bir şekilde ameliyat edildiğini açıkladı.

İSTANBUL (İGFA) - Türk Kalp Damar Cerrahisi Derneği Minimal İnvaziv Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Serkan Durdu, 67 yaşında genetik kaynaklı bir kalp hastalığı olan Hipertrofik Obstürktif Kardiyomiyopati (HOKM) teşhisi ile robotik cerrahi yöntemiyle başarılı bir şekilde ameliyatın genetik kalp hastalıklarının tedavisinde yeni bir dönemi temsil ettiğini söyledi.

Prof. Dr. Serkan Durdu, robotik cerrahinin genetik kalp hastalıklarının tedavisinde sunduğu avantajlara dikkat çekerek, "Robotik cerrahi, geleneksel açık kalp ameliyatlarına göre çok daha hassas ve güvenli bir çözüm sunuyor. Yüksek çözünürlüklü 3D görüntüleme ve hassas robotik kollar sayesinde, kalp kasındaki anormal kalınlaşmayı milimetrik bir hassasiyetle giderebiliyoruz. Bu yöntemle komplikasyon riski minimuma iniyor ve hastalarımız çok daha hızlı iyileşiyor." dedi.

Robotik cerrahinin minimal invaziv bir yöntem olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Durdu, bu sayede hastaların ameliyat sonrası ağrılarının azaldığını, hastanede kalış sürelerinin kısaldığını ve günlük yaşantılarına daha hızlı dönebildiklerini belirtti.

Genetik kalp hastalıklarının toplumda yüzde 1 oranında görüldüğünü ve birçok vakanın teşhis edilmeden "sessiz" bir şekilde ilerlediğini belirten Prof. Dr. Durdu, "Hipertrofik Obstürktif Kardiyomiyopati gibi genetik kalp hastalıkları, tedavi edilmediğinde hastaların yaşam kalitesini ciddi şekilde bozabilir ve ani ölüm riski oluşturabilir. Robotik cerrahi sayesinde, bu tür hastalıkların tedavisinde çok daha başarılı sonuçlar alabiliyoruz." diye konuştu. 

Prof. Dr. Durdu, bu yöntemin hem hastalar hem de cerrahlar için birçok avantaj sunduğunu belirterek, "Bu teknoloji, cerrahların işini kolaylaştırırken, hastalar için de yaşam kalitesini artıran bir umut kaynağı oluyor." dedi.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve burokratika.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.